SaaS yönetimi, günümüzde şirketlerin dijital dönüşüm süreçlerinde kritik bir rol oynar. Kuruluşlar giderek daha fazla bulut tabanlı uygulama kullanarak operasyonlarını optimize ederken, bu SaaS uygulamalarının maliyetini, performansını ve güvenliğini etkili bir şekilde yönetmek zorundadırlar. Ancak, SaaS portföyü üzerindeki tam görünürlüğü sağlamak için birden fazla veri kaynağına erişmek ve bu verileri entegre etmek gereklidir. Tek bir veri kaynağına güvenmek çoğu zaman eksik veya yanıltıcı iç görülere yol açabileceğinden, farklı veri kaynaklarından bilgi çekmek ve bu bilgileri etkili bir şekilde bir araya getirmek zorunlu hale gelir.
Satıcı API Entegrasyonu
Satıcı API’leri, SaaS yönetiminde önemli bir veri kaynağıdır. Birçok SaaS sağlayıcısı, API entegrasyonu aracılığıyla kullanıcılar, lisanslar ve atamalar gibi temel verileri toplama imkanı sunar. Örneğin, Adobe Creative Cloud API’si, kullanıcı ve lisans bilgilerini sunarken, kullanım detayları gibi daha derin verilere erişim sağlamaz. Kullanım verileri, bir uygulamanın ne sıklıkla kullanıldığını göstererek, lisans optimizasyonu için kritik içgörüler sunabilir. Ancak bazı satıcılar, lisansların küçültülmesinden veya yeniden tahsis edilmesinden çekinerek bu verileri sağlamamayı tercih eder. Bu tür sınırlamalar, API tabanlı verilerle tam bir SaaS yönetimi yapmayı zorlaştırır. Adobe CC örneğinde olduğu gibi, yalnızca kullanıcı ve lisans verilerine sahip olmak, gerçek kullanım iç görülerini edinmede yetersiz kalabilir. Ayrıca, uygulamalar arasında yapılan ayrımları analiz etmek ve bu lisansların atanmasını izlemek, API’nin sunduğu verilerle sınırlı kalmaktadır.
SSO Entegrasyonu
Tek Oturum Açma (SSO) çözümleri, kullanıcıların tüm uygulamalara tek bir oturum açma ile erişmesini sağlarken, aynı zamanda güvenli bir kimlik doğrulama yönetimi sunar. SSO sağlayıcılarının API’leri, kullanıcıların hangi uygulamalarda oturum açtığını göstererek, kullanıcı erişim bilgilerini sunar. Ancak yalnızca SSO verilerine güvenmek bazı sınırlamaları beraberinde getirir. Özellikle, SSO entegrasyonları yalnızca yapılandırılmış uygulamalara dair bilgi sağlar; bu da SSO dışındaki uygulamaların, yani gölge BT’nin izlenmesini zorlaştırır. Bir diğer zorluk da uygulama adlarının SSO yöneticileri tarafından özelleştirilmesiyle oluşan tutarsızlıklardır. Bu durum, bazı uygulamaların doğru tanınmasını zorlaştırarak SaaS görünürlüğünü etkileyebilir. SSO üzerinden alınan verilerin doğru analiz edilebilmesi için bu tür tutarsızlıkların giderilmesi gereklidir.
Tarayıcı Uzantıları ve Aracılar
Tarayıcı uzantıları ve aracılar, kullanıcıların yerel veya bulut tabanlı uygulamalarda yaptığı etkileşimleri takip eder. Kullanıcı aktivitelerini izleme yeteneği sunarak hangi uygulamaların daha fazla kullanıldığını gösteren değerli içgörüler sağlar. Ancak bu tür veriler, kullanıcıların lisans durumları hakkında bilgi sağlamadığı için tek başına yeterli değildir. Kullanıcıların sahip oldukları lisanslarla uyumlu kullanımlarını izlemek için bu bilginin eksikliği, analizleri yanıltabilir. Ayrıca, tarayıcı uzantıları veya aracılar yalnızca belirli uygulamalar için veri sağladığından, kuruluşların özel olarak geliştirdiği uygulamaları tanıyamaz. Bu da sadece standart yazılımlara değil, özel yazılımlara da dayanan organizasyonlarda sınırlı bir SaaS görünürlüğü yaratır.
Bulut Erişim Güvenlik Brokerleri (CASB)
CASB’ler, bulut tabanlı kaynaklara erişim sırasında güvenlik politikalarını uygulamak için kullanılan güvenlik çözümleridir. Gölge BT’yi izlemek için önemli bir araçtır ve kurumların, kullanıcıların hangi uygulamalara eriştiğini görmelerine olanak tanır. Ancak CASB’ler, basit site ziyaretleri ile oturum açma sonrası gerçek kullanım arasındaki farkı her zaman belirleyemez. Bu ayrımı yapamamak, bazı uygulamaların yalnızca görüntülenmiş olup olmadığını veya aktif olarak kullanıldığını anlamayı zorlaştırabilir. Ayrıca, alakasız veriler CASB verilerine dahil edildiğinde, bunların filtrelenmesi gereklidir. Bu, yalnızca gerçekten iş için gerekli olan uygulamaların izlenmesini sağlamak için ek bir analiz çabasını gerektirir.
Çok Kaynaklı Verilerin Birleştirilmesinin Önemi
SaaS yönetiminde tek bir veri kaynağına dayanmak çoğu zaman yetersiz kalır. Satıcı API’leri, SSO, tarayıcı uzantıları ve CASB gibi farklı kaynaklardan gelen verileri bir araya getirerek kapsamlı bir SaaS görünürlüğü elde etmek mümkündür. Bu tür çok kaynaklı veri entegrasyonu hem maliyetlerin optimize edilmesini hem de güvenlik risklerinin azaltılmasını sağlar. Örneğin, bir SaaS yönetim platformu bu verileri birleştirerek eksik veya fazla lisanslama gibi potansiyel maliyet sorunlarını tespit edebilir. Bu tür bir entegrasyon aynı zamanda gölge BT’yi tespit etmede yardımcı olur. SSO verileri ve CASB verilerini birleştirerek, kullanıcıların kurumsal güvenlik politikalarına aykırı olarak hangi uygulamaları kullandığını görebiliriz. Tarayıcı uzantıları ve API verileri de bu görünümü destekleyerek, uygulama kullanım sıklığını analiz etme ve lisans optimizasyonu yapma fırsatlarını ortaya çıkarır.